Şantiye Dergisi 382. Sayı (Temmuz-Ağustos 2020)

hayatının sıradan sıkıntıları onları pek etkilemez. Çoğu kez gerçek tehlikeyi görmüşler, hayatta kalma mücadelesi vermişlerdir. Yani birçok şeyi dert edinmeyebilirler kendileri- ne. Ben de doğal olarak birçok durum yaşadım... Dünya Uluslararası Dalış Federasyonu’na kayıtlı bir dalış hocası olduğumdan özellikle su altında bu gibi durumlarla karşılaş- tım. Dolayısıyla hayati tehlikelerle mücadele eden bu tarz sporcuların iş ve sosyal hayatlarında yaşadıkları zorluklara bakış açıları da farklı olur. Çünkü hayatın kendisinden daha gerçek, önemli ve anlamlı bir şey yok. Doğa sporlarının bir avantajı da, kurallara adapte olmayı öğretmesidir. Bu tarz sporlarda tüm kurallar, yaşanmış ve ciddi zararla sonlanmış olaylar nedeniyle oluşturuldukların- dan kurallara çok önem verilir ve uyulur. Yani disiplin içinde takımla hareket etme alışkanlığı da öğrenilir...” Ailem potansiyelimin farkındaydı “İlk ve orta öğrenimimde kendi akademik potansiyelimin farkında değildim ama ailem farkındaydı. Vasat bir öğrenci olmama rağmen derslere biraz yoğunlaştığımda başarılı olacağımı biliyorlardı ve herhalde bu nedenle spor yapmama karışmıyorlar, serbest bırakıyorlardı. Fakat hem ilkokul sonrası kolej hem de lise biterken üniversite sınavı öncesinde bir dürtükleme ve yönlendirmeleri oluyordu. Bu yöntem başarılı da oluyordu ki hem TED Ankara Koleji hem de ODTÜ Makine Mühendisliği Bölümü’nü kazanabilmişim. Sporcu olmamın ve başarma motivasyonuna sahip olmamın bunda etkisi vardı kuşkusuz...” İnşaat ve Makine mühendisliğine odaklanıyordum “Babam, uzmanlığı köprüler olan bir inşaat mühendisi olduğundan ben de mühendislik eğitimi almak istiyordum. Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğünde, Genel Müdürlüğü öncesi uzun yıllar Araştırma, Planla- ma ve Koordinasyon Daire Başkanlığı yapmıştı. Dolayısıyla benim de hayatımda araştırma, planlama ve koordinasyon kelimelerinin anlamı büyüktür. Bir planlamanın, bir planlama yapmak için araştırmanın ve planlamadan sonra da koordinas- yonun önemini bizzat yaşıyor, kulak misafiri olduğum konuşmalarından öğreniyordum. Benim de odaklandı- ğım inşaat ve makine mühendisliğiy- di. Üniversite sınavına girerken Boğaziçi Makine ve İnşaat ile ODTÜ Makine ve İnşaat bölümleri dışında bir tercihim olmamıştı. Kısmet ODTÜ Makineymiş...” ODTÜ’nün tüm nimetlerinden faydalanıyordum “ODTÜ Makine Mühendisliği Bölümü’nde de yine vasat bir öğrenciydim. Ailem Ankara’da olduğundan oldukça rahat bir öğrencilik dönemi geçiriyordum. Parlak bir öğrenci olmadım ama üniversitenin bana sunduğu tüm nimetlerden faydalandığımı söyleyebilirim. Sualtı Topluluğu, Dağcılık Sporları Kulübü, davul dersleri, eşli danslar, yamaç paraşütü vs. yani akla gelecek her türlü etkinliği yaptım. Okulu 1998’de, bir yıl geç bitirdim ama iyi ki de tüm bunları yapmışım... Diğer taraftan vasattım ama alınması gereken bilgiyi de almak benim için önemliy- di. Hiç kopya çekmedim. Onun yerine dersi tekrar almayı tercih ettim. Statiği 4 kere aldım mesela. Akışkanlar mekaniğinde normal bir ödev yaparak sınıfı geçebilecekken proje olarak rüzgar tüneli içinde bir Formula 1 aracındaki hava akışını modellemiştim. Ayrıca son sınıftay- ken, ODTÜ ile Amerika Union College’dan Makine ve Elektronik Mühendisliği bölümlerinden 1’er öğrenci ile toplam 4 kişilik bir ekibin internet üzerinden yürüttüğü, -sene 98 dikkatinizi çekerim-, o zamanlar 60 TEMMUZ-AĞUSTOS 2020 PORTRE

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=