Şantiye Dergisi 386. Sayı (Mart-Nisan 2021)

79 MART-NİSAN 2021 İŞ GÜVENLİĞİ len bir SOS mesajını 3D hareketli bir görüntü şeklinde yan- sıtabildiğini belki anımsayanlarınız vardır. Bu, günümüz standartlarına göre oldukça ilkel bir film senaryosu, ancak bunun çok çok uzak bir galakside çok uzun zaman önce olduğu unutulmamalı. Tamamen işlevsel bir sanal portal, kullanıcının simüle edilmiş çevreleriyle doğrudan veya do- laylı olarak etkileşime girmesine izin verdiği Star Trek’te elde edilenleri bugün yapı sektöründe de elde etmeye çok da uzak olmayabilir. Zira BIM de aynı türden bir şey; bizle- re önceden tasarlanmış bir dizi koşulu karşılamak için bir dizi görünüm, yanıt ve çıktı sağlıyor. Bu şekilde, kullanıcılar sonuçları “gerçek zamanlı” olarak deneyimleyebiliyor ve bunu yapmanın maliyetinin en aza indirildiği bir noktada düzeltmeler yapabiliyorlar. Ülkemizde halen kaza önleme stratejileri tamolarak ha- yata geçirilememiş olsa da bu anlamda başarılı ülkelerde yapılan araştırmalar, inşaat endüstrisinin geleneksel kaza önleme stratejilerine doyduğunu gösteriyor. Bu nedenle, belki de İSG’ye yönelik yeni bir yaklaşım gerekli. İnşaat ka- zalarını önleme potansiyeli, bir projenin planlama ve yapım öncesi aşamalarında en büyük fırsatları düşükmaliyetlerle sunarken, proje ilerledikçe bu fırsatlar azalıyor, maliyetler artıyor. Bu anlamda Türkiye’nin yolun neredeyse başında olduğunu ve planlama ve yapımöncesi inşaat safhalarında taraflardan İSG ile ilgili beklentilerde muğlaklık olduğunu da eklemeliyiz. Peki bumodelleri İş Sağlığı ve Güvenliğini iyileştirmek için kullanmak mümkün mü? Ve eğer öyleyse, nasıl? BIM, tüm ilgili verilerin yanı sıra belgeleri, düzenlemele- ri veya inşaat kılavuzlarını kullanarak şantiyelerdeki kritik sağlık ve güvenlik tehlikelerini tanımlayabilir. Görselleştir- me, simülasyon, sanal prototipleme ve doğrulama gibi tek- nikleri kullanan BIM, bir dizi potansiyel senaryoyu daha inşa süreci başlamadan önce ön izlemesine olanak tanıyacaktır. Bununla birlikte, bunu yapmak için tasarımcıların bilgi, bel- ge ve modellerin oluşturulmasında İSG hususlarının yanı sıra proje uygulamasının diğer aşamalarında bunlara nasıl ihtiyaç duyulacağının farkında olmaları gerekiyor. Aslında, “Güvenlik için Tasarım” ve “TasarımYoluyla Ön- leme” gibi bir dizi güncel İSG konsepti, tüm süreç boyunca proje ekibi arasındaki iş birliğini teşvik ettikleri için BIM’e de uygun şekilde çalışıyorlar. İnşaat safhasında BIM, saha yöneticilerine sahadaki riskleri azaltma konusunda yardımcı olabilir. Uyumluluk kontrolü, senaryo planlama, üretimöncesi araçlar veya çar- pışma algılama gibi basit, ancak güçlü BIM özellikleri kaza- ları azaltabilir. Bilgi belirli bir konu etrafında düzenlenebilir ve daha sonra onu farklı bir uygulamada bulup, anlayabil- memiz için koordine edilip, yayılabilir. Örneğin, bir binanın yerleşimini gösteren bir çizimden alınan bilgiler, her kattaki belirli tehlikeleri gösterecek şekilde düzenlenebilir, bunlar risk sırasına göre listelenebilir ve her bir ilgili alt yükleniciye özel bir rapor ve programdağıtılabilir. BIM’i mükemmel bir tasarımaracı yapan en önemli işlev, ekipler arasındaki iş bir- liğini ve iletişimi özgürleştirmesi. Öyleyse neden şantiyede İSG sisteminin işletilmesinde de kullanılmasın? BIM’in sağladığı senaryo simülasyonları sadece yükle- nicinin, bir dizi “ne olur” senaryosunu inceleyip, farklı sıra- lama seçeneklerine ve maliyete bakmasını sağlamak için değil, ayrıca kaza araştırmalarında, tehlike tanımlama ve acil durum planlama konularında da rol oynayabilir. Olası senaryoların simülasyonu (Simülasyon Merkezi, Coventry, İngiltere) Otomatikleştirilmiş kurala dayalı kontrol sistemi - “kare form” ve “düşük karmaşıklık”

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=